23 Kasım 2010 Salı

ben ne zamandır ne kadar rüyayla ayaktayım bilmiyorum.az sonra bir ezan sesi..
kapanışı ağardan göz kapaklarımın.ve dört saat sonra ağzımda bir peynir tadı.kocaman bir gün..
satırların arasında kaybolmayalı epey oldu.sebebim yoktu epeydir.yaşamım boyunca en verimli dönemlerim, acı cekmeye musait oldugumu hissettigim zamanlar olmustur.bakıslarım baskalarının hayatının üzerinde gezinir, dumanımı doldururken odama annie'nin giydiği beyaz elbisenin onda duruşu hakkında yorum yapar, georges un gözyaşlarıyla ıslanır, harry nin verdiği konferans sırasında masada farkettiği uğur böceğinin kanatlarını takar, uçarım.hayatımı yeryüzünde bırakıp, yaşadıklarıma parçalı bulutların üzerinden bakarım.





,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder